Aile terapisi, aile üyeleri arasındaki anlaşmazlıkların, çatışmaların bir uzman gözetiminde çözümlendiği bir süreçtir.
Aile terapisinde grup üyeleri aile fertleridir. Bu üye 1,5 yaşındaki bir çocuk, yakın bir akraba ya da aileye çok yakın olan bir bakıcı bile olabilir. Önemli olan çekirdek aile değil, aile ile sürekli iletişim ve etkileşim halinde olan bireylerinde aile terapisinde bulunmasıdır. Aileye bütüncül yaklaşır tüm üyelerle. Aile tüm olarak ele alınır. Sorun aile ile birlikte çözülür. Tüm fertlerin terapi ortamında bulunması sağaltımın sağlanabilmesi için gerekli olan şartlardan birisidir.
Aile terapisinde üyelerin ortak bir geçmişi ve hali hazırda kurulu olan bir iletişim örüntüleri mevcuttur. Ayrıca danışma sonrası yine yüz yüze gelecekleri ve sürekli iletişim halinde bulunabilecekleri bir ortamdadırlar. Etkileşimleri süreklidir. Bu durum bazı üyelerin grupta kendini geri çekmesine neden olabilir.
Grup bilinci önemlidir. Üyeler sorumluluklarını yerine getirmelidir. Danışma ortamında randevu verilen saatte bulunma, birbirlerini dinleme, göz iletişimi kurarak birbirlerine hitap etme, gizlilik ilkesine uyma (Terapide gizlilik esastır sadece danışma ortamında tüm üyeler ve terapistle birlikteyken sorunların paylaşılması), terapi ortamında birbirleriyle açık ve dürüst bir iletişim içerisinde olmaları gibi. Terapi suresince aile üyelerinin de bir takım ödevleri olacaktır. Örneğin, herhangi bir seans sonunda terapist tarafından üyelere bir sonraki seansa kadar yapmaları gereken ödevler verilebilir. Aile üyelerinin bu sorumluluklarını yerine getirmemeleri terapinin yararlı olamamasına neden olur.
Terapist yönlendiricidir. Bu anlamda ortaya konmamış sorunlara (bitirilmemiş işler) değinir. Terapinin amacı aile üyelerinin davranışlarını daha olumlu kılmak, üyeler arasındaki iletişimi geliştirmek ve sorunlara kalıcı çözümler bulmak olduğu için, terapist bir takım teknikler kullanır.
Terapist, “Hasta ailedir” der. Bireylerin gösterdiği belirtiler önemli değildir. Aile bireyleri arasındaki ilişkileri ele alır. Bu tavır semptomatik davranışın ortadan kalkmasına kadar sürer. Örneğin; Sürekli evden kaçan bir ergen çocuk sahibi aileyi düşünecek olursak burada sorun ergende değil.
Aile üyeleri arasında daha fazla yakınlaşma, işbirliği ve duygusal paylaşım sağlanmış ise terapi amacına ulaşmış sayılır. Kısaca ailedeki ilişkileri değiştirerek uyum elde etme çabası da diyebiliriz ve doyurucu sonuçlar almak mümkündür.
Aile ve Evlilik Terapisinde Amaçlar
Günümüzde aile ve evlilik terapisi alanında çok sayıda ekol vardır. Tümünü ortak kılan nokta, aile (ya da ailenin bir alt birimi, örneğin eşler ya da anne-çocuk) ile birey arasındaki ilişkileri ele almalarıdır. Terapistler, aile üyelerini bir araya getirip onların ortak meselelerini belirlemelerini, sorunlarını sıralamalarını, çözümleri için işbirliği yaparak çalışmalarını sağlamaya çalışırlar. Aile terapilerindeki ekollerin tümü bazı amaçlarda ortaktırlar.
Yöntemleri ne olursa olsun terapistler, aile için şu amaçları taşırlar:
1. Bireydeki ruhsal belirtileri ve işlevsel bozuklukları, ilişkiler alanında ele almak ve azaltmak;
2. Aile ve evlilik içi çatışmaları ile ailenin daha geniş çevresi ve toplumla çatışmalarını çözümlemek;
3. Ailedeki yakınmalar için ailenin sorun çözmede kullanabileceği kaynak ve davranışları belirleme ve kullanma güçlerini harekete geçirmek;
4. Aile üyelerinin duygusal gereksinimlerinin algılanması ve doyurulmasını kolaylaştırmak;
5. Üyelerin ve ailenin zorlayıcı yaşam olayları, tıbbi ve ruhsal hastalıkları karşısında sorun çözme, iletişim kurma becerilerini geliştirmek;
6. Üyelerinin herbirinin özerkliğinin ve iletişim kurma becerilerinin artmasını sağlamak;
7. Cinsler ve kuşaklar arası rol dağılımı konusunda uyuşmanın artmasını sağlamak;
8. Ailenin toplumsal çevre ile bütünleşmesini kolaylaştırmak.
Terapi Sürecinin Özellikleri
Aile terapisi genellikle beraber yaşayan aile üyelerinin tümünün bir araya getirilmesi ve terapi ekibi ile birlikte görüşülmesi şeklinde yürütülür. Ancak uygulamada, tüm geniş aileyi (nineler, dedeler, dayılar, amcalar, halalar vb.) bir araya getirmeyi amaçlayarak çalışmayı doğru bulan terapistler olduğu gibi bir tek bireyle de aile terapisi uygulanabileceğini, önemli olanın ilişkileri ele almak olduğunu savunan aile terapistleri de vardır. Evlilik terapisinde, evli (ya da birlikte yaşayan) çift birlikte görüşmelere alınır. Bireysel terapilerin olduğu durumlarda önemli bir sorun, çifti gören terapist yada terapistler ile terapiyi sürdüren terapistlerin işbirliği kurarak çalışabilmeleridir.
Aile terapisini yürütecek olan terapistin özellikleri açısından önemli olan noktalar, geniş bir eşduyum becerisine sahip olabilme; psikoterapi konusunda bilgili olma; karışıklığa dayanma gücü; terapötik sürece kendi katkısını ve etkisini ele almaya istekli ve yeterli olmadır.
Değerlendirme aşamasında, terapist bir geçmişi paylaşan, anıları olan bir grupla konuşmaktadır. Ailenin kendine özgü değerleri ve iletişim diline başarıyla uyum gösterebilmesi gerekir. Bu uyumu sağlamayı kolaylaştırmak için kullanılabilecek teknikler, aynı dili kullanma, ailenin ve tek tek bireylerin değerlerini ve güçlerini vurgulama ve övme, yargı belirtme yerine etkileşimsel (döngüsel) sorgulama (örneğin; karınız öyle yaptığı zaman siz ne yapıyorsunuz? sorusu gibi) tekniklerdir. Değerlendirme sürecinde, her üyeden, sorunu ve sorunun tarihçesini kendi gördüğü açıdan tanımlaması istenir. Bir üyeye sorulan sorunun aynısı diğerlerine de sorulmalıdır. Söylenenlere karşı oluşan etkilenme de her bir üyeden alınır. Bireylerden “ben” diliyle konuşmaları istenir. Her birinin çözüm konusundaki öneri ve düşünceleri alınır. Birbirlerine söylediklerinin aynı anlamlarda işitilip işitilmediği araştırılır. Rol değiştirme ve eşleme gibi psikodrama teknikleri kişilerin birbirlerinin davranışlarından nasıl etkilendiklerini anlamalarını sağlamada çok yararlı olabilecek tekniklerdir. Terapist, görüşme odasında bireylerin birbirleri ile etkileşimlerini gözleyerek, sorunu netleştirme ve etkileşimlere ilişkin yorumlamalar yapar. Sorun konusunda değişimleri tetikleyen önemli araçlardan biriside, yeniden çerçevelemedir. Bu, genellikle olumsuz etiketlenen davranışı olumlu bir çerçeveye alan, yeni bir bakış açısı getiren, davranışın işlevsel yararına odaklanan bir yorumlamadır. Bu şekilde, olumsuz duygu yükünün azalarak kişilerin anlayış ve değişim gücü kazanmasına yardımcı olan bir tekniktir. Aile terapisinde davranışsal kalıplara odaklanılmaktadır. Aile üyelerinden birinin davranışı diğer üyelerde, etkileşime bağlı davranışlarla sonuçlanır. Değişim süreci de bu davranışsal ardışıklığın farkedilmesi ve değiştirilmesi biçiminde olacaktır.
Aile terapistleri genellikle görüşmeler arası sürede ailenin değişimini sağlayacak doğrultuda bireylere ya da aileye ev ödevleri verirler. Bunlar, yakınmaların ve sorunların denetlenebileceğini gösterebilecek ve çözüm doğrultusunu pekiştirecek davranışsal ödevler, izleme notları gibi ödevlerdir.
Aile ile görüşmeler sırasında terapist oldukça etkin ve bazen direktiftir. Örneğin, aile üyelerinin oturma düzeninde değişiklikler önerebilir; iletişim becerileri konusunda etkin bir eğitimci rolü üstlenebilir; aile içi şiddet ya da tartışmaları sınırlayıcı ve yasaklayıcı olabilir. Bu tür durumlarda, tartışmaların belli bir süreye sıkıştırılması önerilerek aileye bu tür durumların aslında onların denetiminde olan durumlar olacağı mesajı verilebilir.
İletişim becerileri aslında davranışsal değişiklikleri sağlamak açısından özellikle önem taşır. Açık ve net iletişim, soru sorabilme yetisi, söylenenlerin karşındakiler tarafından nasıl anlamlandırıldığının soruşturularak araştırılması becerileri sorunların çözülebilmesini sağlayacak araçlardandır. Terapist, görüşmeler sırasındaki tarzı ve iletişimi ile üyelerin etkileşimsel iletişim konusunda beceri kazanmalarını sağlayabilecek bir örnek oluşturmaktadır.
Aile Danışmanlığı; üyeleri bir aileyi oluşturan bireyler olan bir tür grupla yapılan psikolojik danışmadır. Aile danışmanlığında üyeler ailede yaşanan bir problemi, kendi bakış açılarından ortaya koyarlarken, danışman, üyelerden her birinin;
• diğerlerini saygı ile dinlemesine,
• diğerlerinin bakış açısını da görmesine ve anlamasına,
• soruna yönelik olarak konuşmasına,
• diğerlerine karşı duygu ve düşüncelerini daha açık bir dille ifade etmelerine,
• diğerlerine karşı incitici davranışlarda bulunmamasına,
• diğerlerini oldukları gibi kabul etmesine,
• diğerlerinden beklentilerini açıkça ifade etmesine yardımcı olur.
http://www.psikolojikdanisma.net/ailedanismanlik.htm#_Toc58567115
http://www.psikolojikdanisma.net/aile_terapisi.htm
http://www.aileterapisi.com/?module=pages&SID=3